Felçle ilgili “felç geçiren hasta ne kadar yaşar?” veya “inme sonrası yaşam süresi nedir?” gibi konular sıkça merak edilir. Bu yazımızda inme sonrası hayatta kalma oranlarından ve inme sonrası yaşamdan bahsedeceğiz. Öncelikle kavramları netleştirmekte fayda var. Toplumda felç ve inme kelimeleri sıklıkla birbirleri yerine kullanılırlar. Oysa felç ve inme farklı kavramlardır:
- İnme, beyindeki kan dolaşımının bozulması sonucu beyin dokusunun hasar görmesidir.
- Felç ise hareket kaybıdır. Sinir veya kas kaynaklı olarak hareketin kaybolma durumunu ifade eder.
İnme ve felç kavramları bazen sağlık profesyonelleri tarafından bile birbirleri yerine kullanılırlar. Bunun nedeni inme sonucu ortaya çıkan tabloda hastaların birçoğunda felç tablosu yani hareket kaybı oluşmasıdır. Felcin en sık nedenlerinden biri inmedir. Bu konuda daha detaylı bilgi almak için İnme İle İlişkili Terimler yazımızı okuyabilirsiniz.
İnme Sonrası Hayatta Kalma Oranları
2021 yılında yapılan bir araştırmaya göre (*), inme geçiren hastaların yaklaşık %66’sı hayatta kalmakta ve yaşamına devam etmektedir. İnme geçiren hastaların %34’ü ise inme sonrası erken dönemde veya 3 yıllık süreçte hayatını kaybetmiştir. Bu araştırmaya göre inme hastalarında hayatta kalmayı belirleyen faktörler şunlardır:
- İnmenin şiddeti
- Genel sağlık durumu (ek hastalıklar vb.)
- Hastanın yaşı
Kalp – damar hastalığı, diyabet, yüksek kolesterol gibi ek hastalığı olan inme hastalarının ilk 3 yıllık süreçte hayatını kaybetme oranları daha yüksektir.
Ayrıca 2018 yılında yapılan bir araştırmaya göre (**), inmenin tipi, inme sonrası hayatta kalmayı etkileyen önemli bir faktör olarak belirlenmiştir. Hemorajik yani beyin kanamasına bağlı inmenin, iskemik yani beyin damar tıkanıklığına bağlı inmeye göre daha düşük hayatta kalma oranına sahip olduğu bulunmuştur.
Günümüzde sağlık alanında gelişen teknoloji ve sağlık hizmetlerine erişimin kolaylaşmasıyla birlikte inme sonrası hayatta kalım oranlarında artış beklenmektedir. İnme sonrası hayatta kalan hastaların birçoğu kapsamlı fizik tedavi ve ömür boyu takip ihtiyacı duymaktadır. Gelecek yıllarda bu ihtiyaca olan talebin artması beklenmektedir.
İnme Sonrası Yaşam
İnme sonrası hayatta kalan hastaların birçoğu çeşitli fonksiyon kayıpları yaşarlar ve günlük yaşam aktivitelerinde bağımlı hale gelirler.
- Vücudun bir tarafında felç veya güçsüzlük,
- Bilişsel problemler: düşünme, öğrenme, dikkat ve hafıza ile ilgili sorunlar,
- Vücut farkındalığının kaybedilmesi,
- Konuşma zorluğu veya konuşulanı anlamada güçlük,
- Duygusal sorunlar ve depresyon bu hastaların sıklıkla yaşadığı zorluklardır.
Bu hastalar acil tıbbi müdahalenin ardından, durumları stabil hale gelir gelmez kapsamlı fizik tedavi kliniklerince takip edilmelidirler. Özellikle erken dönemde yatılı fizik tedavi klinikleri bu hastalar için daha uygundur.
İnme Sonrası Kapsamlı Fizik Tedavi
Kapsamlı fizik tedavi hizmeti sunan bir klinikte, hastayı fizik tedavi ve rehabilitasyon hekimi ile birlikte nöroloji, beyin cerrahisi, iç hastalıkları, kardiyoloji, enfeksiyon hastalıkları ve ihtiyaç duyulan diğer tıbbi branşlardan hekimler takip ederler. Rehabilitasyon ekibi hastanın nörolojik rehabilitasyon ve robotik rehabilitasyon uygulamalarını yapar. Rehabilitasyon ekibi fizik tedavi ve rehabilitasyon hekimi, fizyoterapist, ergoterapist, fizik tedavi teknikeri, robotik tedavi teknikeri, konuşma – yutma terapisti, solunum terapisti, rehabilitasyon hemşiresi, ortez – protez uzmanı ve hasta bakım personelinden oluşur.
İnme sonrası felç gelişen ve fonksiyonlarını kaybeden hastalar, deneyimli ve kapsamlı bir ekip eşliğinde, nörolojik rehabilitasyon ve robotik fizik tedavi uygulamaları ile tedavi edilebilirler. Daha detaylı bilgi için Kapsamlı Yatılı Fizik Tedavi sayfamıza göz atabilirsiniz.
Yeniden Hayata Dönmek
İnme sonrası hayatta kalan hastalar çeşitli fonksiyon kayıpları yaşayabilirler. Uygulanan yoğun ve kapsamlı tedavilerle bu fonksiyonlar geri kazanılabilir veya kayıp fonksiyonlar farklı yöntemlerle desteklenebilir. İnme hastalarında tamamen iyileşme sağlanabileceği gibi kısmi iyileşme veya iyileşememe durumları da görülebilir. Kapsamlı fizik tedavinin amacı hastanın fonksiyonlarını mümkün olduğunca iyileştirmek; hastayı günlük yaşamına, ailesine, iş hayatına ve topluma geri kazandırmaktır.
İstanbul Rehabilitasyon Akademisi, Prof. Dr. Engin Çakar ve uzman ekibi eşliğinde inme, beyin hasarı veya çeşitli nedenlerle felç geçiren hastalara bilimsel yöntemler ve son teknoloji cihazlar ile rehabilitasyon hizmeti sunmaktadır. Kliniğimizde tedavi gören ve yeniden hayata tutunan hastalarımızın başarı hikayelerini buradan izleyebilirsiniz: Başarı Hikayeleri.
Prof. Dr. Engin Çakar ve İstanbul Rehabilitasyon Akademisi’nden randevu almak için: Prof. Dr. Engin Çakar – Randevu Al.