Kalp Krizi Miyokard Enfarktüsü olarak da bilinmektedir. Genellikle kardiyovasküler sonuçlarla ilişkili olmaktadır. Ancak kalp krizinin etkisi kalbin sınırlarını aşarak beyin de dahil olmak üzere diğer hayati organları da etkileyebilmektedir. Kalp sağlığı ile beyin fonksiyonu arasındaki bu bağlantı, tıbbi araştırmalarda artan ilginin konusu olmuştur.
Kalp Krizi ile Beyin Hasarı Arasındaki Bağlantı Nedir?
Kalp krizi sırasında koroner arterlerde meydana gelen bir tıkanıklık, kalp kasına giden kan akımının engellenerek kalp dokusunun hasar görmesine veya hayati risklerin gelişmesine yol açmaktadır. Bu azalmış kan akışı aynı zamanda beyin üzerinde de etkilere sahip olabilir, çünkü organ, kan dolaşımı tarafından taşınan sürekli bir oksijen ve besin kaynağına büyük ölçüde bağımlıdır. Damarlarda meydana gelen tıkanıklık beyin damarlarını etkilediğinde İnme – felç riskini tetikleyebilmektedir.
Kalp krizi sırasında kan akışı tehlikeye girdiğinde beyin, hipoksi olarak bilinen bir durum olan oksijen eksikliğinden etkilenebilmektedir. Hipoksi, zararlı kimyasalların salınması ve hücrelere zarar verebilecek reaktif moleküller olan serbest radikallerin üretimi de dahil olmak üzere bir dizi olayı tetikleyebilir. Hipoksik hasar, beyin hücrelerinin yapısını ve işlevini etkileyebilir ve potansiyel olarak bilişsel bozukluklara ve diğer nörolojik sorunlara yol açabilir.
İlginizi Çekebilir: Kalp Krizi Önlenebilir mi?
Nörolojik Problemler
Kalp krizi sonrasında hipoksik beyin hasarına bağlı olarak İnme – Felç meydana gelebilir. İnme – Felç sonucu hastalarda fonksiyon bozuklukları veya fonksiyon kaybı ortaya çıkar.
En erken dönemde hastanın hayati riskleri ortadan kalktığında Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hekiminin kapsamlı muayenesi sonucunda hastaya özel olarak planlanan tedavi planı ile erken dönemde kapsamlı fizik tedavi ve rehabilitasyon programına başlanmalıdır.
İlginizi Çekebilir: Kalp Krizi İnme ve Felce Yol Açar mı?
Kalp Krizi ve Beyin Üzerine Etkisinde Klinik Çalışmalar ve Bulgular
Çok sayıda klinik çalışma, kalp krizleri ile bilişsel işlevler arasındaki ilişkiyi araştırmıştır. Yapılan bazı araştırmalar,bireylerin bilişsel gerileme, İnme – felç riskinin artması, vasküler demans ve hatta Alzheimer hastalığına yakalanma riskinin yüksek olabileceğini öne sürüyor.
Hipertansiyon, diyabet ve ateroskleroz gibi ortak risk faktörleri, kardiyovasküler sağlık ile beyin fonksiyonu arasındaki etkileşime bağlantıya katkıda bulunur.
Kalp krizleri ile beyin hasarı arasındaki etkileşimi bilmek, erken dönemde kapsamlı tedavi stratejileri ve önleyici tedbirlerin geliştirilmesi açısından önemlidir.
Sağlık profesyonelleri, hem kardiyovasküler hem de nörolojik yönleri ele alarak, etkilenen bireylerin genel sağlık düzeyini arttırmaya ve uzun vadeli bilişsel sonuçların riskini en aza indirmeyi hedeflemektedirler.
Okumaya Devam Edin: Beynin Oksijensiz Kalması
Bu makale İstanbul Rehabilitasyon Akademisi Tıbbi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmış ve onaylanmıştır.